Bu kış, yine Şubat ayı gelince bizde bir kıpırdanmalar başladı. Ama malum, bu defa Arda var, nasıl yapmak lazım derken bu sefer de annemi göttürmeye karar verdik. Hem onun için bir değişiklik olur hem de Arda' ya bakar, biz de rahat ederiz diye :) Dolayısıyla bu aslında bizim bebekle ilk tatilimiz sayılırdı.
Önce yine Evce' de kahvaltı ile başladık. Ancak bu sefer havanın kötü olmasından dolayı yolların çamurlu olması bir kenara, neredeyse hiç yol yoktu. Yağmur çamur, zaten bozuk olan yolu iyice kötü duruma getirmişti. Bunun dışında bir de hava soğuk olduğu için Arda' yı üşüteceğiz diye endişelendik. Sobanın yanına oturduk ve biraz dumana maruz kaldık. Ama iyi tarafından bakarsak da ekmeklerimizi sobanın üzerinde kızartabildik :) Her şeye rağmen güzel bir kahvaltıydı.
Otel her gittiğimizde sanki biraz daha kalabalık oluyor. Yine de insan İstanbul' un gürültüsünden uzak, ormanın arasında, sessiz, huzurlu bir gün geçirince tazeleniveriyor hemen. Tabi bizim için annemin de bizimle gelmiş olması harikaydı. Gece de, herhalde oksijen çarptı veya ortam fazla sessiz geldi bilmiyorum, Arda da ben de mışıl mışıl uyuduk. Sadece bir kez uyandı. Şimdi nerede o günler diyorum, zamanla düzelmesi gerekirken daha kötü oluyor uykusu :( Neyse, bu bambaşka bir yazının konusu zaten.
Şimdi yazarken canım Spa' ya gitmek istedi, hamam, masaj fln.. Ay ne de güzel olurdu yahu :)
Bu arada Sapanca' da Vine denilen zımbırtıyı keşfettim. Bu da ilk videolarımdan, gördüğünüz gibi baba oğul mışıl mışıl.. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder