Bebek dediğin elbette çok hızlı büyüyor, günden güne değişiyor, her an yeni bir özelliği ile karşınıza çıkıp sizi şaşırtabiliyor. Aslında bu değişim ve gelişim ilk 6 ayda daha çok fiziksel olarak görünürken, 6. ay sonrası karakteristik özellikler olarak ortaya çıkıyor. Bu dönemde yaptığınız her şeye dikkat etmeniz gerekiyor çünkü bir yandan da onun alışkanlıklarını ve özelliklerini şekillendiren siz oluyorsunuz.
Ben bu konuda çok başarısız bir anneyim. Aslında belki de sadece bana kalsa daha disiplinli olabilir, bazı noktalarda doğrudan şaşmayabilirdim. Ama Arda ananne tarafından büyütülen bir çocuk olduğu için bu konuda maalesef hiç şansım yok. Bir yandan elbette bakıcı gibi bir meseleyle uğraşmadığım için çok şanslıyım ama torun sevgisiyle yanıp tutuşan bir ananne demek maalesef her dediği yapılan arsız bir çocuk demek :)
Mesela hafta sonu bir yere kahvaltıya gittik. Yan masada bir grup vardı ve bir tane de minicik bebek. Bebek sakin sakin duruyor, zaten o kadar küçük ki gıkı çıkmıyor, yine de ananne veya babanne tam bilemiyorum bir aile büyüğü sürekli kucağında pışpışladı durdu. Kendisi masaya dahi oturmuyor, kucağında minikle habire sallanıyor ayakta. Ana kucağı da boş boş sandalyede duruyor. Bebeğin annesi "ver bana anne, hadi sen de otur ye" diyor ama nafile. "Yok yok kızım, sen ye, ben tutarım" diyor kadın. Bebeği elinden alıp "yahu şunu bir rahat bırak" diyip ana kucağına koyasım geldi yeminle :) Hayır ağlasa, mızmızlansa anlayacağım da sakince duran bebeği sürekli pışpışlamak nedir, ondan sonra "vay efendim bu çocuk neden kucaktan inmiyor?"
Arda bebekken nasıl sakin, huzurlu bir şeydi, burada anlatmıştım hatırlarsınız.. 6. aydan itibaren iyice hareketlendi, yavaştan emeklemeye, hecelemeye başladı. Uyku olayı gittikçe sapıttı, düzensiz bir hal aldı. Bazı günler çok iyi yemek yiyip, uyuyup, kendi kendine oyalanırken, gün geldi beni tamamen çileden çıkaracak derecede mızmız oldu. Huysuz olduğu her anı diş çıkarma sancılarına bağlayarak kendimizi avuttuk. Hala söylüyorum, yine de çok şükür, güler yüzlü, mutlu bir çocuk Arda, öyle deli divane bir huysuzluğu yok ama ben olan krizleri de kesinlikle bizim yanlış davranışlarımızdan dolayı diye düşünüyorum. Örneğin hala meme ile uyuyor. Dolayısıyla gece asla bırakamıyorum, zaten henüz 24 saati benden ayrı geçirmiş değil. Burada 2 örneğim var; arkadaşım Gizem' in oğlu Doruk 2 yaşını yeni bitirdi, hala 24 saati ayrı geçirmiş değil. Bir başka arkadaşım Eda da Duru' yu 10 aylıkken bırakıp 3 günlüğüne yurt dışına çıkmış :) Aradaki farkı siz düşünün artık :)
Neyse, öyle böyle büyüyor benim minik. Sadece şunu söyleyebilirim ki, eğer 2. kez anne olursam ne yapıp ne yapmayacağımı çok daha iyi biliyorum artık :)
Arda' nın değişimini bir kez daha fotoğraflarla kayda geçirerek bitiriyoruz, sevgiler..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder